Büyük Tutku


Bugün pazartesi. Yine çekilmez bir hafta başı. Kendimi motive etmemin tek sebebi haftaya ilk dönem sınavlarının bitiyor olması. Tabii bu ders çalışmayı bırakacağım anlamına gelmiyor. Geçen cuma, kendi kendime ilginç bir projeye başladım. Aslında bu fikri bulmama yardımcı olan fotoğrafçılık kulübü hocası Halil Hoca'ydı. Söylemeyi unutmuş olabilirim, fotoğraf çekmeye bayılırım. Benim için bir tutku derecesinde olabilir. Bana ve kulüp arkadaşlarıma seneye bir sergi açmak istediğini söyledi. Fotoğrafçılık kulübüne sadece hazırlık ve dokuzuncu sınıf öğrencileri katılabildiği için kendisinden sergiyi bu yıl açmasını istedik. Böylece sergiye iki sene boyunca katılabilecektik. O da bize bu çarşamba kesin kararını bildirecek. Ben de neden kendi kendime bir sergi yapmıyorum dedim.

Geçen cuma kendime bir flaş bellek aldım. Normalde bu tür işleri hep babama sorarım ama biraz acele etmiştim. Fazla para verdiğimi eve gelince fark ettim. Babam biraz kızdı ama çok da
önemsemedi. Flaş belleği kendi kafama göre çizdim, boyadım. Fena olmadı. Vang Gogh'un "Yıldızlı Geceler" eserine az da olsa benzediğini düşünüyorum. Yıldızlı Geceler Vang Gogh için nasıl bir eserse, bu flaş bellek de benim için öyle bir eser olacaktı. Flaş belleği boyamamın sebebi, yapacağım projenin bana özel olmasını istememdi. Sonuçta ben yapmıştım ve bu flaştan başka kimsede olmayacaktı.Flaş belleğin içine son zamanlarda çektiğim güzel fotoğrafları koydum. Küçücük aletin içine tüm dünyamı sığdırdım diyebilirim. Haftasonu nereye gittiysem kameramı da götürdüm. Bundan sonra da sürekli yanımda taşımayı planlıyorum. Sonuç olarak hafta sonumun konusu, küçük bir flaşta büyük bir tutkuyu taşıyor
olmamdır.









Yorumlar